How It Ends (2018) // Nereye kadar kıyamet?

Selamlar, sevgiler çok değerli gözümün çiçekleri. Bugünkü “BCT ile Yeter Artık Bu Filmler, Bir Bitmediniz” programına hoş geldiniz. Son zamanlarda izlenmemesi gereken yapımlardan çok, bence izlenmesi gereken yada gideri olan yapımlara yönelmeye çalıştım ama bunu lütfen izlemeyin. Hayatınızdaki zaman kıymetliyse, yaşamayı seviyorsanız lütfen uzak durun. Yok benim hayatım önemsiz diyorsanız yine uzak durun. İnceleme mi olacak, sövüş mü tam emin değilim ama başlayalım.

Film ne olduğu belirsiz bir kıyamet hikayesi. Sadece Amerika’da kopan bir kıyamet. Amerika gidince bütün dünya gidiyor galiba. Bizim genç abimiz Will, sevgilisiyle telefonda konuşurken kıyamet kopuyor. Sevgilisinden haber alamıyor. Film gerçekten bu. Kıyamet diye geçmiyor tabi, büyük depremler falan filan. Buda kız arkadaşının babasıyla,g kız arkadaşını bulmaya gidiyorlar. Şimdi kız arkadaşının babasına geçmek istiyorum. Daha doğrusu oynayan oyuncuya seslenmek istiyorum.

Forest Whitaker, abicim çok rica ediyorum oyunculuğu bırak. Seni Black Panther’de, Rogue One’da, Taken 3’de gördük. Oradaki rollerin ufak tefekti diye gözümüze çok batmadın. Batsan da görmezden gelebildik ama bu filmde seni başrolde izlemek tam hayal kırıklığıydı. Bir insanın oyunculuğu bu kadar mı kötü olur. Ne duygusal bir sahnede etkileyiciliğin var, ne mimiklerini kullanabiliyorsun, ne ses tonunu kontrol edebiliyorsun… Ağır bir şeyi taşırken ki zorlanma sahnen var, hayatımda gördüğüm en kötü oyunculuklardan. Ağır şeyi bırakır bırakmaz ise nedense tüm öksürüğün kesiliyor, tekrar hemen sağlıklı oluyorsun. Öksürmen öksürük gibi değil, ölmen bayılmaya benziyor. Eğer o bayılma olsaydı da rezalet bir bayılma. Biriyle etkileyici konuşup ikna etmeye çalışıyorsun ama biri bana o şekilde gelse güler geçerim. Senaryo gereği diğer kişi tabi ki etkileniyor. Ben babayım diye diye dominant bir karaktere bürünmeye çalışmışsın, daha çok yeter artık sussun şu adam dedim. Bu kadar kötü, rahatsız eden oyunculuk çok nadir gördüm. İçimi dökmek istedim. Bir daha filmlerde bu adam varsa izlemeyi düşünmüyorum açıkçası. Yada figüran falan olsun. Herkes yıldız olacak diye bir kural yok. İçimi döktükten sonra yazımıza devam edelim.

Film genel olarak Will’in sevgilisini bulmaya çalışmasıyla geçiyor. Neden elektrikler kesildi, neden depremler başladı, bu iş nereden geliyor; bu soruların hiç birine cevap vermiyor. Filmin yarısından çoğunda boş boş arabada gitme sahnesi izliyoruz. Arada bir kaç kötü çıktı, patakla geç olarak devam ediyor. Tabi ki sevenler sonunda kovuşuyor. Film ne bir açıklama veriyor, nede adam akıllı bir şey anlatıyor, nede karakter analizinde bulunuyor. Orada kıyamet kopuyor, yada büyük bir terör saldırısı var ama biz sadece aşk hikayesi izliyoruz. Bu olanlara mantıklı açıklama getirmeye çalışan ilk kişide filmin sonunda çıkıyor ve açıklama yapamadan ölüyor. Ama lütfen bizim yakışıklı abimiz ile güzel ablamız filmin sonunda birlikte oldu, bundan ötesi yok.

Netflix’in bazı yaptığı yapımlar gerçekten çok kaliteli oluyor, bazıları ise çok vasat oluyor. Bu gördüğüm en vasatıydı. O kadar boş bir hikaye, o kadar kötü yazılmış bir senaryo, o kadar kötü oyunculuk gördüm ki, filmi izlediğim için kendimden utandım. Sayın çok değerli Konu Deposu takipçileri, bakalım bir sonraki kıyamet kopartan boş film hangisi olacak. Kendinize çok iyi bakın. Öpüyorum.