Gris temelde kendi iç yolculuğunu tamamlamaya çalışan bir kızı anlatmaktadır. Fakat bunu işlerken bize diyaloglar sunmuyor yada çeşitli görevler yaptırmıyor. Oyunun bize anlatış biçimi görsellik üzerine ve gerçek hayatla bağdaştırmanız gereken dinamikler üstünden ilerliyor. Çeşitli olaylar silsilesinde karakterimizi umut ışığına sürüklemeye çalışıyoruz.
Oyunda ki her bir etmen, normal bir insanın umut arayışında ki durumlarla bağdaştırılmıştır. Bu bağdaştırmayı direkt olarak somut bir şekilde vermek yerine, bizlere bunu daha sanatsal kavramlar üstünden vermiştir.
Bu oyun dümdüz oynamamanız gereken bir oyun. Her bir detayın, görselliğin içerisinde hayrete düşüren cinsten sanat tasarımları yer almaktadır. Yani anlatmak istediğim şu ki; Yapılışında ki süreç bir oyun yapımını değil, bizlere bir sanat eserinin yapımını anımsatmaktadır.
İnanılmaz etkileyici, insanı duygulandıran ve diğer bir yandan umuda sürükleyen müzikleri olsun ve çeşitli soyut, bağdaştırılabilir objeler arasında hareketli tobloları anımsatması olsun, bunları bir araya toplayınca bunu sadece oyun olarak görmek yetersiz olur. Diyalogsuz bir biçimde ve iç çatışmalarımızın soyut boyutunu bizlere aktaran sinematikleriyle bu oyunu duygulanmadan oynamak elde değil.
Bu oyunda aksiyon öğeleri bulamazsınız. Bam bam ateş etmeli bimemneler yok. Bu oyun belki de bulmaca üstüne kurulmuş bir oyundur. Fakat bu bulmacalar bulmaca oyunu demeye itecek güçten bulmacalar değil. Bunlar kendi irademiz ve içselliğimizde ki çatışmalara ithafen oluşturulmuş, bir insan bilinçsizliğinde ki bütünün parçalarıdır. Çeşitli doğamızda olan depresyon, bunalım, sıkıntı, husursuzluk ve en nihayetinde ulaşmaya çalışmamız gereken umudumuzun yolculuğunu, bir nevi bu oyun temsil etmektedir.
Oyun bu umut yolculuğu dahilinde öncelikle sizi katman katman bu yolculuğa çıkmak için hazırlamaktadır. Ardında çıkan engellerin nasıl olabileceğini sanatsal bir dille anlatırken, diğer yandan bu engelleri sizin aşmanız için sizi ufak ufak cesaretlendirmeye ve en sonunda kendi ayaklarınızın üstünde yürümeyi bilen bir birey haline dönüştürmektedir.
Felsefe, bilinçaltı gibi kavramlara meraklıysanız ve bir oyundan çok müzikleri, görselliği ile bir sanat eseri tatmak istiyorsanız size bu oyunu tavsiye ederim. Yok ben bam bam silahsız oyun oynamam diyenlerdenseniz, siz hiç bulaşmayın. Bulaşsanız dahi pek birşey anlayacağınızı zannetmiyorum. Kendinize iyi bakın…
Gayet başarılı bir paylaşım olmuş başarılarınızın devamını dilerim.
oyun müthiş anlatılmış mutlaka okunmalı oynanmalı.bu başarılı ve etkin öğretici bilgilendirici yazıları her zaman bulamazsınız mutlaka faydalanılması gereken yazı.
Benzelerinden farklı ilginç bir oyuna benziyor. Okurken merak ettim.
güzel bir oyun incelemesi olmuş bunun gibi güzel paylaşımlara devam 🙂
güzel bir makale olmuş, değişik ve güzel bir oyuna benziyor. emeği geçenlere teşekkür ederim.
Güzel bir paylaşım olmuş elinize sağlık başarılar.
anlatış tarzın mükemmel..etkileyici ve sürükleyici içerik..aynı zamanda harika bir oyun incelemesi..ellerine sağlık..yazılarının devamını diler teşekkür ederim..